Bir "gölge" olarak yaşamayı tattığında, hiç'in bir anda nasıl da her olabildiğini anlayacaksın...

Friday, February 19, 2016

Kaygusuz abdal - bundan sana ne

Âdemi balçıktan yoğurdun yaptın,
Yapıp da neylersin, bundan sana ne
Halk ettin insanı saldın cihana
Salıp da neylersin bundan sana ne

Bakkal mısın teraziyi neylersin
İşin gücün yoktur gönül eğlersin
Kulun günahını tartıp neylersin
Geçiver suçundan bundan sana ne

Katran kazanını döküver gitsin
Mümin olan kullar didara yetsin
Emreyle yılana tamuyu yutsun
Söndür su ateşi bundan sana ne

Sefil düştüm bu alemde naçarım
Kıldan köprü yaratmışsın geçerim
Sol köprüden geçemezsem uçarım
Geçir kullarını bundan sana ne

Kaygusuz Abdal der cennet yarattın
Cehenneme nice kulları attın
Nicesin ateş-i aşk ile yaktın
Yakıp da neylersin bundan sana ne

Batuhan Dedde ~ hasat zamani

Bu kadar erken mi olacaktı hasatın, gözlerimle mi sulayacaktım seni
Ektiğimi değil hasreti biçtim, tattırma bana sensizlik şarabını
Ben senin için cennet şarabından geçtim..
Güneş olursun belki sonsuzluğuma açan
Bense kanadı kırık bir kuş, sana doğru bıkmadan uçan..
Hatıraları boynu bükük bıraktın hepsi anadan üryan..

Yapma bana bu hainliği, beni sensiz bırakma..
Boğma beni yalnızlığa, kırılan düşlerimle vurma sırtımdan..
Bak titriyor ellerim, dudaklarımda dudaklarının ıslaklığı hala
Yoktur tanrının bile hakkı gözlerim de ki seni almaya
Beni sensiz bırakmaya

Altın’dan topraktı sanki yer yüzü, ekinim.. Bir Azrail belasıdır ki sardı bütün hasadı.. şimdi bakıyorum da ne sarılığı kaldı, ne de toprağı.. sanki zindan bu yer-gök bana.. gülümsüyorum sana her sabah güneşin doğuşunda ve ellerini tutup ağlıyorum her akşam gün batımında.. geçer diyorlar ama yalan! Sadece alışıyor insan yokluğa.. ve sadece sürükleniyor büyük bir boşlukta oradan oraya.. gözyaşlarımı yüreğime akıtırken bekliyorum, tanrım! Daha ne kadar var vuslata…

Tut beni dusmeden, itme daha da ucuruma


Tuesday, February 16, 2016

Benci-l vs insancı-l

Hep benci-l olduk biz, insanci-l olamadigimizdan boyle aslinda
Ya da ne bileyim, neyse biletim de yok zaten
Kapandim kaldim icimde
Orada veya burada degil ha yanlis anlamayin
Gerci biseyin yanlis anlasilmasindan once anlasilmasi gerekiyor, hep burada kaybediyorum ben
Once bi' anlasilmayi beklesem de ondan sonra dogru veya yanlis anladiginizi dusunsem daha dogru olacak
Iyi de nedir ki bu anlamak?
Anlamak deyince ne giriyor, ne anlama geliyor bu anlamak?
Kim kimi tam olarak anlayabilir ki?
Empati bile yalan.
Derler ya hani mesela baba oldugunda anlayacaksin
O zaman niye bazi babalar dovuyor?
O zaman niye bazi babalar cikolata aliyor?
Hani baba olunca anlasiliyordu?
Demek ki ortada anlasilmasi gereken ortak bir sey yok
Zaten ortada bir anlam yok
Anlamindan yoksun bir anlamak kelimesidir dönüyor alt ve ust kapakciklari olan fakat asla kilitlenemeyen, agiz dedigimiz, her boku yemeye yarayan iletisim aracimiz.
Hayir efendim, anlam falan degil, beyin a*ciklanmasi yaratmak istedim.
Bencillikten!
Eger o adam yalnizca baba olmasaydi,
Eger o adamlar yalnizca babalar olmasaydilar
Insan da olabilseydiler,
Baba olmanin yalnizca bir cocugun ebeveyni olmak degil de,
Zamaninda ask ask diye pesinden kosturdugum kadinin da kocasi oldugunu da hatirlasa,
Ayni zamanda hala bir kadinin ve baska bir adamin da hala cocugu konumunda oldugunu hatirlayabilse...
Kisaca bir dunya insani, bir kuşak ortasi oldugunu hatirlasa,
Cok farkli olabilirdi belki de her sey.
Ya biraksana,
"Dur belki olabilir hala" diyorsun utanmadan,
Ulan devir olmus cep pazari,
Insanlar bazen bencil bile olmayi unutuyorlar, birak insancilligi,
Hiççil, saçmacıl, gereksizcil, manyakcil, delicil, boşcul, kapasitesizcil oluyor
Neyin imkanindan, olasiligindan bahsediyorsun?
Ben bile su an insancil degil, imkansizcil takiliyorum gormuyor musun?
Ama genel ruh halim bu degil kabul,
Ama insancil da degilim
Acilim ben, bayagi 112 acil.