Bir "gölge" olarak yaşamayı tattığında, hiç'in bir anda nasıl da her olabildiğini anlayacaksın...

Monday, December 21, 2015

Prozac vs Ask

A: komutanim tum gun cok yorulmama ragmen gece yattigimda sevgilimi dusunmekten uyuyamiyorum, ertesi gunu daha da yoruluyorum, ama yine uyumadan once cok ozledigimden yine sevgilim geliyor aklima. Uyumadan once hep gelir. Nabicam?
Cozum: hastaneye sevk, uyku ilaci. (Sevgilisini dusunmemesi icin yapilan seye baksana)

Ote yandan;
Yalnizca bir iyi geceler mesaji icin sevgilisinden saatlerce, hatta tum gece boyu bir ses seda beklemek...
Cozum: yok amina koyayim, yok! intihar!

Sunday, December 13, 2015

Worst Case

Herkes kendi sorunlarını çözebilecek kadar güçlü mü?
Ya da her sorun, kişinin kendisi tarafından çözülebilecek kadar basit mi?
Sorunların arasında çırpınan bir insanın yardım çağrısı olamaz mı, ortaya seslenmek?
Denizde boğulurken, tüm vücudun denizin dibine doğru giderken,
elini kaldırmaz mısın suyun üstünden, sırf oralarda seni görebilecek,
sana yardım edebilecek birilerinin olup olmadığını son kez olsun denemek için?
--
Dünya üzerindeki birçok saldırının sebebi aşikar;
kimisi petrol, kimisi para, kimisi silah, kimisi ego, kimisi intikam..,
Sevmekten başka derdi olmayan insana açılan savaş niye.............

Some words when spoken can't be taken back..

Dogruyu soylemek onemlidir evet.
Peki ya dogru?
Kendi dogrunu mu soylemek onemlidir bu durumda?
Yoksa ortadaki bir konu hakkinda, iki tarafin da dogrularini koyarak, ortak bir dogru seviyesi mi bulmak?
Bilmiyorum, bilsem sormazdim.
Ha bir de, tum dogrularin soylenmis olmasi mi lazim?
Her sey illaki bilinmek zorundaysa, bana her seyi soyleyin.
Yalnizca belli konulari soylemeyin, hepsini bilmek istiyorum o halde.
6 senelik arkadasin 2 aylik sevgiliden daha otede oldugunu bilmek sorun degil, fakat bunu kulaklarima kabul ettirmek sorun...
Niye duymak isteyeyim ki?
Niye beynimde bir kosesinde uyumakta olan bir dusunceyi uyandiriyorsunuz ki?
Saniyor musunuz ki siz daha onemlisiniz benim dostlarimdan?
Ben size sure de koymuyorum, 2 aylik olup 10 yillik olmaniz problem degil.
Dost, sevgiliden ustundur.
Bak bu da bir dogru.
Benim dogru'm.
Niye soylemis olmaliyim ki bunu?
Bunu duymak bir huzun yarayacaktir elbette.
Fakat zamana karsi koyabilir misiniz?
2 aylik tanismayi, 6 seneye tasiyabilir misiniz bir anda?
Peki o halde ne anlami var soylemenin?
Ama iste benim icin duymanin cok anlami var...
Her anlamda...
Ben duymazsam dinleyemem,
Ben duymazsam sarki soyleyemem,
Ben duymazsam aglayamam,
Ben duymazsam anlayamam...
Agzinizdan cikardiginiz kelimelere dikkat edin lutfen.
Hakkinda bir sey yapilamayacak bir gercek varsa birakin o gercek uyusun orada,
O uyandiginda ben uyuyamiyorum cunku.
Birilerinin nobet tutmasi lazim.
Siz de bilirsiniz, onca zaman uyuyan, o kadar kisa zamanda tekrar uykuya da dalamaz.
Bazen hic uyuyamaz bir daha.
Insomnia dersin.
Tanimlamanin bir onemi var mi saniyorsunuz?
Insomnia imis... Ne gecti elinize tanimlayinca?
Bazen yitiverir bilinc, getiremezsiniz bir daha,
Bazen soylenenin ustune yapiliverir bir hareket,
Utanmadan karsinizdakini suclarsiniz bir de sonra.
Elinize kolunuza dikkat etmekten cok,
Dilinize gotunuze dikkat edin.
Bir gun biri gelir,
Dil, got ve semsiye threesome da bulursunuz kendinizi.
O biri de emin olun ki uzulur fakat kirginlik ve ofke acidan ustundur.
O yuzden diyorum ki;
Some words when spoken,
Can't be taken back!

Monday, December 7, 2015

Bu Durmalı..

http://onedio.com/haber/ruhu-hep-cocuk-kalan-insanlarin-ideal-sevgili-olduklarinin-kanitlari-635909

Sunday, December 6, 2015

Sanal Gerçeklik

Anlamıyorum.
Sanal nedir?
Tam olarak sanal kategorisine giren şeyler nelerdir?
Örneğin;
mesajlaşmak sanal mıdır?
peki ya aramak?
pekiii kamera açmak?
Hepsini geçtim;
"sanal gerçeklik" dediğin şeyin karşılığı var mıdır o halde?
Sanal zaten gerçek veya gerçekçi olmayan değil midir?
Peki mesajın, aramanın, görüntülü konuşmanın neresi gerçek değil?
Eğer bunlar gerçek değilse, sıkıntı yok.
Peki ya "sanal"ın gerçekliği nasıl oluyor?
Kelime oyunu yapmayın nolursunuz sevgili bayan!
dipnot: (Feministlerin nefretini kazanmak için söylenmiş bir cümle ve son kelime)
Peki aynı sanal aleti kullanarak söylenilen sözler de o halde sanal olmaz mı?
Gerçek olmayan bir şeyi kullanarak söylediğin, yaptığın şeyler ne kadar gerçektir ki?
Bana sorarsan, sanal değildir, olsa olsa anal gerçekliktir.
Neticesinde eğer gerçek değilse tüm o sözler,
Anca' göte girer... O da şemsiye misali, açılmaz zaten.
Sanalda erkeklik,
Analda gerçeklik vardır bence...

Saturday, December 5, 2015

Erdem Ocak - Şamanik Haykırış

Trip?!

Ben toparlayamam öyle incindiğim zaman hemen.
"Kötü" var ise, kalır o öyle... bazen saatlerce, bazen günlerce...
Üzülmek için yer arayan bu bünyeye sahipken, çok zor oluyor mutlu olmak.
Mutlu olmak?...
Neyse toparlayamam işte.
Yeni nesil nasıl diyor;
Trip falan atarım. Aslına bakarsan olayın triple bir alakası yok,
İncinmişsin... Kolay mı? Bence değil.
Eğer duygulara önem veriyorsan, hayat senin için duygulardan oluşuyorsa;
2 dakika içinde toparlarsan zaten sadece duygulara önem verdiğini söylüyorsundur,
vermiyorsundur değer falan.
Trip değil bence bu, incinmişliğin tamiri dersen anlarım.
Tribinizi siktirtmeyin.

Monday, November 30, 2015

GRAND FUNK RAILROAD with "Heartbreaker". (Live Version) Originally from ...

Cemal Edip Uyar

aşk dediğin böyledir işte.
hep bir unutamayacağın olduğunu düşünürsün,
unutamayacağın'ın kendi hayatını kuruşunu, yapışını falan izlersin,
sonra onun da kurabildiğini görüp,
ne gerek varsa- aşk'ın da öldüğünü,
artık aşk'ların sana değil, senden sonrakilere göre olduğunu düşünmeye başlarsın,
tam bu noktada devreye giriyor Murphy!
sonunda öldürebildiğinde aşk'ı,
"reenkarnasyon var, evlat" dercesine,
öldürdüğün anda diriltir karşına bir başka aşk'ı..
ama adı üstünde; aşk... ananın şafağına kadar!
incitmeyen, acıtmayan aşk yasak bu memlekette,
zaten acıtmasa aşk demezdin muhtemelen,
-sevdik işte- der, tokuştururdun en fazla.
olmadı mı sanki; o da oldu, onlar da oldu..
sonra o karşında diriliveren aşk'ın senin olmadığını düşünmeye başladığın anda;
periler uçuşuveriyor kafanda, kalbinde,
la sen hayırdır- dercesine.
başlıyorlar sana en güzel satırları yazdırmaya,
en güzel melodileri çaldırmaya.
sonra oturup cemal süreya'yı, turgut uyar'ı, edip cansever'i düşünüyorum.
ulan ne güzel yazmışlar diyorum demesine de,
insanların (artık sms de yok) whatsapp tan birbirine aşk diye attıkları o yazıların altında da
ne büyük acıların yattığını düşünüyorum.
diyorum ki, acı olmasaydı yazamazdılar.
acı olmasaydı sevemezlerdi.
değil midir ki tomris uyar, turgut ile cemal'in arasında kara kedi gibi gezinip kitaplar yazdırdı.
gör bak; turgut uyar'ın şiirleri daha bir azalır, daha bir sıradanlaşır,
tomris uyar'la barıştığında yıldızı.
süreya her zaman biraz daha yüksekte kalmıştır turgut uyar'a göre.
yine de görünmeyen üçüncü bir kahraman var işte,
en güzellerini hep edip cansever yazmıştır.
hem de tomris'le hiçbir alakası olmamasına rağmen.
kimbilir, hangi kadın giremedi onun da hayatına,
ya da hangi kadına yetemedi hayatında..
ahh şairlerin yetemediği kadınlar...
ahh kadınlar...
ah be kadın..
bir bilsen...
kalbin uçuklar seni nasıl sevdiğimi gördüğünde..

Friday, November 27, 2015

Ölü Gibi Ağlamak

Bir ölü gibi ağladım bugün.
Umarsızca...
Kim görürmüş, kim duyarmış, sümüklerimden kim tiksinirmiş;
Kim acırmış, kim mendil uzatırmış, kim yoldaş olmaya çalışırmış...
Hiçbirini umursamadan;
Sadece ağladım.
Ne kadar yalnızdı;
Ne kadar acıydı.
Ne kadar yoğundu;
Ne kadar güzeldi...

Alison Krauss - Ghost In This House

Gölgelerin Kraliçesi

Alison Krauss - Ghost In This House